Eğitim ve İlk Adımlar
Dicle Üniversitesi Devlet Konservatuvarı’nda eğitim aldı.
Burada edindiği akademik müzik bilgisini, halk müziği geleneğiyle birleşerek eserlerine hem teknik hem de kültürel bir zenginlik kazandırdı.
Üniversite yıllarında sahne tecrübeleri ve küçük konserler, onun yolunu açtı.
Sanat Hayatı ve Yükseliş
Bêwar Tekbaş’ın başarısının temel taşları, Kürt halk müziğini modern bir anlayışla yeniden yorumlaması oldu.
İlk dikkat çeken eserlerinden biri “Temo Lawo” (2021) oldu. Bu şarkı, kısa sürede farklı platformlarda dinlenmeye başladı.
Ardından gelen “Nav Dilîstane” (2022) ve “Barê Giran”, “Rubaro” (2023) gibi eserlerle kitlelere ulaştı.
2024 ve 2025’te çıkardığı “Sosinê” ve “Çiyayên Bilind” gibi parçalarla dinleyici kitlesini genişletti.
Spotify, YouTube, SoundCloud ve diğer platformlarda düzenli olarak eserlerini paylaşarak dijital dünyada görünürlüğünü artırdı.
Medya ve Tanınırlık
Sterk TV’de özel programlara konuk oldu.
Çeşitli konser ve etkinliklerde sahne alarak, yalnızca Kürt coğrafyasında değil, Avrupa’daki diasporada da tanınmaya başladı.
YouTube’da yayınlanan videoları, “stranên kevn nû” (eski ve yeni şarkılar) yorumlarıyla büyük ilgi gördü.
Başarılarının Sırrı
Bêwar Tekbaş’ın başarı hikâyesi, birkaç temel noktada öne çıkıyor:
1. Kültürüne bağlılık: Kürt müziğinin köklü mirasını modern enstrümanlarla harmanladı.
2. Eğitimle güçlenen yetenek: Konservatuvar eğitimi sayesinde teknik anlamda güçlü bir altyapı kazandı.
3. Dijital çağın kullanımı: Spotify, YouTube, SoundCloud gibi platformlarda aktif olarak eserlerini yayımladı.
4. Toplumsal hafıza: Ailesinin göç hikâyesi ve yaşadığı coğrafyanın zorlukları, eserlerine duygu ve anlam kattı.
Sonuç
Bugün Bêwar Tekbaş, hem Hakkâri’nin hem de Kürt halkının sesi olarak kabul ediliyor.
Kendi hikâyesini müziğe dönüştürerek, zorluklardan başarıya ulaşmış bir örnek haline geldi.
Onun hikâyesi, sanatın yalnızca bir ifade aracı değil, aynı zamanda kültürel direniş ve varoluş mücadelesi olduğunun en güzel göstergelerinden biri.