Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Rojin Kabaiş’in şüpheli ölümü: Araştırma önergesi AKP ve MHP oylarıyla reddedildi

TBMM Genel Kurulu’nda DEM Parti tarafından, 2024 yılında Van Gölü kıyısında cansız bedeni bulunan üniversite öğrencisi Rojin Kabaiş’in şüpheli ölümünün araştırılması için verilen öneri AKP ve MHP’nin oylarıyla reddedildi.

TBMM Genel Kurulu’nda DEM Parti tarafından, 2024 yılında Van Gölü

DEM Parti, Van’da geçen yıl 27 Eylül’de kaldığı yurttan ayrıldıktan sonra kaybolan ve cansız bedeni 15 Ekim’de Mollakasım Mahallesi sahilinde bulunan Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Eğitim Fakültesi Çocuk Gelişimi Bölümü 1’inci sınıf öğrencisi Rojin Kabaiş’in şüpheli ölümünün araştırılması için verdiği önerge reddedildi.

Önergenin gerekçesini açıklayan DEM Parti Hakkari Milletvekili Öznur Bartın şunları söyledi: “Her şüpheli kadın ölümü aydınlatılmamış bir cinayettir. İstanbul Adli Tıp Kurumu Biyoloji İhtisas Dairesinin 1 Kasım 2024 tarihli raporu Rojin’in bedeninde 2 farklı erkek DNA’sı tespit etti ancak ilk raporda örneklerin hangi bölgeden alındığı açıklanmadı ve “Şüpheli bulgu yoktur.” denildi. Yaklaşık on aylık mücadeleden sonra 10 Ekim 2025 tarihli ikinci rapor örneklerin göğüs ve vajinal bölgelerden alındığını belgeledi. Hayati bir bilgi baştan beri mevcut iken neden saklandı? Neden dosyaya geç girdi? Kim veya kimler korundu? Bu geciktirme soruşturmanın akışını tıkamış, Rojin’in şüpheli ölümünün yani bir cinayetin örtbas edilmesine hizmet etmiştir. Adli Tıp Kurumunun bulaş olasılığı iddiası ile aynı raporda bulaş riskinin bertaraf edildiğinin ileri sürülmesi bilimsel tutarlılıkla bağdaşmaz. Olay günü 200’den fazla kolluk görevlisinden örnek alınmış, sekiz ay süren incelemelere rağmen bu iddiayı doğrulayacak şeffaf ve ikna edici veri sunulmamıştır. Bu davada devletin sorumluluğunda olan kurumlar görevlerini yerine getirmemiş, hakikati ortaya çıkarmak yerine gerçeği karartan bir tutumla fiilen fail konumuna düşmüşlerdir.

error: Content is protected !!